Dünyanızda En Çok Kendinize İnanın...

    Üniversiteyi kazandığımdan beri yazmadım çünkü kendime adadığım 1 yılı bitirmiş bulunmaktayım... Bu yazıya başlamadan önce eski yazdıklarımı okudum ve kendimle gurur duydum. Dediğim her şeyi bir bir yapmışım hatta fazlasını. Kendime inanmayı hiç bırakmadım kim ne derse desin umursamadım zaten artık beni tanıyorsunuz. Dönüm noktalarımdan bir diğerindeyim hayatım bir üst seviyeye ulaşmak üzere biraz zamanı var ama güzel şeyler emekle ve zamanla olur bunu unutmayın... Öncelikle size 1 yıl içinde neler yaptığımı karakterimin ve hayatımın ne kadar değiştiğini anlatmak istiyorum daha sonra da diğer konular hakkında yazacağım gecemiz uzun müziğimiz var ve en önemlisi keyif alıyorum aldığım her nefesten... 

      Hazırlığa başladım İngilizceyi öğrenmeyi kafama koymuştum ve bunu başarmak için herkesten fazla çalıştım onlar 2 çalışıyorsa ben 4 çalışıyordum kendimi küçük gördüğümden değil de eksiğimin farkındaydım hiç temelim yoktu ve sözelci değildim aynı zamanda hiç İngilizce öğreneceğime dair kendime inancım yoktu. Bu rezil duyguyu aştım ve kolları sıvadım çok çalıştım ağladım çok inancımı yitirdim çok yere düştüm yine kalktım bir şekilde kendimi yine kaldırdım... Sınıfı geçtim bitirdim geriye sadece pratik yapmak kalıyor. Çok güzel arkadaşlar edindim. Arkadaşlık kavramım yeni hayatıma giriyor lisede hep tek oldum yalnızlığı iyi bilirim fakat arkadaşla ne konuşulur nasıl yaklaşılır bunları hep bu yıl öğrendim. Çok değerli çok iyi insanlarla tanıştım çok yakın arkadaşlarım var şuanda mutluluğumla sevinen üzülmemle üzülen beraber ağladığım insanlar... Dünyanın en güzel duygusuymuş meğer duyguları çevrendekilerle paylaşmak .Bunu geç öğrendiğimi düşünmüyorum hayat tam olarak bu dönemde öğrenmemi istediği için bu şekilde öğrendim. Yeni hedefler koymamı sağlayan bir çok insanla tanıştım ya da arkadaşlığımı bitirdim. Acısıyla tatlısıyla her şey mükemmel olarak ilerlemese de istediğime yine ulaştım. Bir sonraki hedefimi söylemeyi çok isterdim fakat bu konuda ki tutumum hep aynı olacak ve ben hedefimi söylemeyip oraya sessiz sessiz ulaşacağım ki başkaları yolumda taş olmasın yolumun kalitesi bozulmasın. Ve yolum harika bir insanla kesişti iş hayatımda olduğum gibi artık insan ilişkilerinde de şansım dönüyor hayat kalitem artıyor dünyaya bakış açım daha  da genişliyor her konuştuğum konuda kendime bir şey katıyorum ve geleceğe yatırım yapıyorum... İspanyolcaya başladım. Hızlı ilerleyemesem de başladım bu da benim için bir adım. Beynimin çalıştığını hissetmek mükemmel bir duygu sürekli düşünmek hangi konuyu nasıl yapabileceğini araştırmak efsane lezzetli ve önemli olan kısım şu herkesin hayatının lezzeti farklıdır bu tamamıyla sadece senin bildiğin bir tad bir insan için ne kadar da özel bir şey aslında... Bu yazıyı şuan da yazmamın tek nedeni o insan. Ona çok teşekkür ediyorum umarım hayat istediği kadar güzel olur ve kendi için yaşamayı asla bırakmaz. Kendime dileğimse şu asla pes etme ve inancını sadece kendine karşı tut bir başkasına inanma güvenme ve kimsenin sen ağladığında yanında olmayacağını bil eğer göz yaşını kendin silip yerdeki taştan destek alıp ayağa kalkamayacaksan ağlama. Kendini hep geliştir yerin göklerde olsun. Kimseyi umursama ve güçlü kal. Sen her şeyi yapabilecek güçte ve zekiliktesin sadece tecrüben eksik hatalarını tecrübesizliğine ver ve büyümeye kocaman bir çınar olmaya devam et asla durma... 

       Ve sizler arkadaşlar... Çok sevin deliler gibi aşık olun, çılgınlar gibi dans edin, canınız ne isterse onu yapın ama ne yaparsanız yapın severek ve aşık olarak yapın. Unutmayın kainat cesurları sever . Cesur olun ve doğru insanı tüm beyninizle sonra da tüm kalbinizle ve benliğinizle sevin. Hayat çok kısa bunu hiç mi hiç unutmayın. Kalbinizden sevgi eksik olmasın sevgi cehennem çukurunda çiçek açtırır.